Sibel Yeşildal: "Laik Cumhuriyetimizi hedef alan uygulamalarınıza derhal son verin"

Odunpazarı Belediyesi Şubat ayı meclis toplantısında konuşan CHP Kadın Kolları Eskişehir İl Başkanı Sibel Yeşildal şu ifadeleri kullandı; “5 Şubat, laikliğin anayasamıza giriş tarihidir.  1937 yılında büyük önder Mustafa Kemal Atatürk ve yol arkadaşlarının öncülüğünde anayasal güvence altına alınan laiklik, sadece bir ilke değil, Türkiye Cumhuriyeti’nin temel harcıdır.  Laiklik, halkın özgürce inancını yaşamasının, devletin tarafsızlığının ve demokrasinin güvencesidir. Ancak, yıllardır süregelen sistematik saldırılar, laikliği aşındırma çabaları ve gerici politikalar günbegün artmaktadır.  Devletin her kademesinde dini referanslarla yapılan atamalar, bilimsel eğitimin baltalanması ve kadın haklarını hiçe sayan anlayışlar, laik Cumhuriyet’imize meydan okumaktadır.  Soruyoruz:  * Devlet kadrolarına liyakat yerine, belli cemaatlere yakınlık temelinde atamalar yapmak laiklik midir?  * Mesleki eğitim merkezlerinde ve okullarda çağdaş bilimden uzak, dogmatik öğretileri dayatmak laik eğitim anlayışına uygun mudur?  * Kadınları eve kapatmaya çalışan, toplumsal rolleri dini kurallarla belirlemeye çalışan anlayış hangi çağdaş devletin kabul edeceği bir durumdur?  * Kamu yönetimini tarikat ve cemaatlerin insafına bırakmak, devletin tarafsızlığını yerle bir etmek değil midir?  Tüm bunların sonucunda, devlette ehliyetsizlik, kurumlarda çürüme ve toplumsal kutuplaşma her geçen gün derinleşmektedir. Dini referanslarla yönetilen bir devlet, halkını eşit görebilir mi? Tarikatların, cemaatlerin eline teslim edilen bir devlet, halkına adil olabilir mi? İşte bu yüzden laiklik, bugün her zamankinden daha büyük bir önem taşımaktadır.  Bugün, “dindar ve kindar nesil” yetiştirme hedefiyle hareket eden iktidar, eğitimi bir araç olarak kullanarak Cumhuriyet’in temellerini sarsmaktadır. Laik ve bilimsel eğitim sistemini ortadan kaldırmaya yönelik atılan her adım, bu ülkenin geleceğini ipotek altına almaktır. Çocuklarımızın geleceği, bu çağ dışı anlayışa teslim edilemez.  Tüm bunlara rağmen, ülkemizde eğitimden siyasete, ekonomiden kadın haklarına kadar yaşamın her alanında din referansları kullanılmakta, Anayasamızda yer alan laiklik ilkesi eylemli olarak ihlal edilmektedir. Devletin tarafsızlığını ortadan kaldıran bu sistematik ihlaller, halkı ayrıştırmakta, bireylerin hak ve özgürlüklerini tehdit etmektedir. Bizler, bunun acı sonuçlarını her alanda yaşıyoruz.  Atatürk ilke ve devrimlerine sahip çıkanlar olarak, laikliğe yönelik her türlü tehdide karşı dimdik ayakta durmaya devam edeceğiz. Bu mücadeleyi veren herkesin sesini daha da yükseltmesi, laik Cumhuriyet’ine sahip çıkması bir zorunluluktur. Çünkü unutmayın, laiklik sadece bir yönetim biçimi değil, özgür ve eşit bir toplumun teminatıdır. Buradan yetkililere sesleniyoruz:  * Laik Cumhuriyetimizi hedef alan uygulamalarınıza derhal son verin. * Tarikat ve cemaatlerin devlet içindeki etkinliğine son verin. * Eğitimi, bilimi ve kadın haklarını hedef alan gerici politikalardan vazgeçin. Bizler buradayız, bizler ayaktayız ve laikliğimize sonuna kadar sahip çıkacağız. Laiklik ilkesinin Anayasal güvence altına alınmasının 88. yılını, Cumhuriyetimizin kazanımlarına olan bağlılığımızla kutlarız.”