SONDAKİKA KARADENİZ BÖLGESİNDE DEPREM RİSKİ
ES DİYET

KARADENİZ

1957 Kocaeli Sakarya Karadeniz kıyısında meydana gelen 5,5 büyüklüğündeki depremin derinliği 100'Km olarak ölçülmüştür.

Karadeniz güney-doğu ve Karadeniz güney kıyı fay zonunun karakteristik özelliği şöyle; normal ters bileşenli düşey atımlı dalma batma zonudur.
3 ana karakteristik özelliğe sahip bu fay zonları tsunami oluşturmaya müsaittir.

Keza bu fayların üzerinde özellikle Bartın açıklarında 6,8 büyüklüğünde bir deprem de meydana gelmişti yanı sıra doğrultu-atımlı "BATI KARADENİZ Fayı’nda" aletsel değil tarihsel dönemde "MS:544-545" yılında (6,8'Km) derinlikte 7,5 büyüklüğünde bir deprem ve yanı sıra bu fayın kuzeyinde 1901 yılında 7,2 büyüklüğünde deprem daha olmuştu.

MS:544-543 Tarihinde İstanbul ilâ Varna şehri arasında Karadeniz içinde bulunan KB-GD çıkışlı ıstıranca fay zonu üzerinde 6.8'Km derinlikte gerçekleşen depremin büyüklüğü 7,5 olarak ölçülmüştür, ve bu deprem Trakya ve İstanbullun Karadeniz sahillerinde büyük ölçüde etkilenmiş olup sonrasında oluşan tsunami ile sahilleri harap etmişti,
(Tsunami yoğunluğu (K)-VIII-IX.)
Deprem şu anki kayserinin bulunduğu konuma kadar toplam 1,750 km çap içerisinde hissedilmişti.

Trakya'daki anormal deniz davranışının tanımı MS 544/545'e tarihlenmektedir, bu davranışın ana sebebi 544 yılında 6,8'Km derinlikte meydana gelen 7,5 büyüklüğündeki deprem.
1901 yılında D-B Çıkışlı karadan denize uzanımlı fay zonunun doğu ucunda 7,2 büyüklüğünde bir deprem olmuş ve bu depremin ardından 4-5 metre tsunami dalgası olmuş ve deprem geniş coğrafyada hissedilmişti.

En son 544 yılında 7,5 büyüklüğünde deprem üreten ıstıranca fay zonu üzerinde 12.06.1960 yılında 4,7'lik deprem ile aktifliğini göz önüne sermişti, ayrıca ıstıranca fay zonu 1.479 yıldır kırılmadı.

544 yılında kırılan fayın geometrisine baktığımız zaman muhtemel 7,4'lük kırılma sonrası doğrudan İstanbul’u büyük ölçüde etkileyecektir, İstanbul aslında Marmara’dan değil karadenizden tehlike altındadır, çünkü Karadeniz içerisinde sismik bir boşluklar mevcuttur.

26.10.1923 yılında İstanbul’un Avrupa yakasında sağ yönlü doğrultu-atımlı ıstıranca fayının KL segmenti(Fayı) üzerinde 5,3 büyüklüğünde bir deprem olmuştu,
Bu deprem tarihsel olarak İstanbul kara parçasında ölçülmüş 5,0 üzeri ilk depremlerden biri.

KG-GD fay ortalama ~5.0mm/yıl hızında ve <1.0km sığ kilitlenme derinliğinde doğrultu-atımlı hareket tabidir.
Yıllık kayma hızına ve kabuk deformasyonlarını göz önüne aldığımız zaman bu hattın 4,5-5,3 büyüklüğü arası deprem üretme potansiyelini görebiliyoruz, Kl fay hattı İstanbul Avrupa yakasını kesen sağ yönlü doğrultu-atımlı aktif fay zonudur.
Bu fay segmentleri ıstıranca fayının birer segmentleridir.
Batı ve doğu Karadeniz çukuru(havzası) genişleme tektoniğine sahip olmakla beraber bir takım volkanizmalarada sahiptir tıpkı ege bloğunu gibi, nasıl ki ege bloğu kuzey güney yönlü yılda 6mm/yr hız ile açılıyor batı ve doğu Karadeniz havzasında bu şekilde açılırken Türkiye,Rusya,Ukrayna ve Romanya’nın altına dalış yapmaktadır, yalnız bu fay parçalarının bir kısmı normal düşey ve ters atımlı faya dönüşmüştür zamanla.
Yapılan sismik tarama çalışmalarındaki sismik kesitler de ve Karadeniz güney kıyı fay zonu üzerinde meydana gelmiş depremlerin moment tensör çözümlerinde bunu kanıtlamaktadır.

Karadeniz de deprem açısından risk barındıran yani risk teşkil eden bölge batı Karadeniz çukurunun batısında Romanya ve Bulgaristan’ın deniz sınırları içerisinde yer alan shabla bölgesidir. Bu bölgenin geçmiş depremselliğini göz önüne aldığımız da 7,5 büyüklüğüne varan depremde üretmiştir.

Karadeniz tsunami açısından kaydedilmiş ve tarihsel bakımdan toplam 22 adet tsunami olayına ev sahipliği yapmıştır, ayrıca Karadeniz deniz içi heyelanlar sonucunda da tsunami oluşturmaya müsait bir denizdir. En yakın örneği 2007 yılında Bulgaristan açıkların da meydana gelen deniz içi heyelanıdır, bu heyelan sonucunda yaklaşık olarak 3'Mt varan dalgalar da oluşmuştur.

Doğu-Orta Karadeniz sırtı-Batı Karadeniz de son 100 yıl içerisin de toplam 4 ve 6,0 büyüklüğü arası 76 adet deprem meydana gelmiştir.
Ayrıca son 100 yıl içerisin de Ülkemiz Karadeniz sınırları içerisinde meydana gelen en büyük deprem 1968 6,8 Bartın açıklarında KD-GB doğrultulu kısa bir fay parçasında olmuştu. 12 eylül 1927 tarihinde kırım açıklarında 6,8 büyüklüğünde bir deprem olmuş ve depremin ardında 3 saatte tsunami dalgaları neredeyse tüm Karadeniz kıyılarına ulaşmıştı. Ayrıca bu deprem ülkemizde’ de hissedilmiştir.

Bu karadenizde tespit edilen 22 ayrı tsunami olayından sadece biri idi, Kırım açıklarında iki adet sismik boşluk yani uzun süredir kırılmamış iki güney kıyı fay parçası bulunmaktadır, Bu faylar GB-KD D-B doğrultuludur.

Fayların geometrisine baktığımız zaman D-B doğrultulu güney kıyı fay zonunun olası orta büyüklüğü aşabilecek depremin ardından Oluşacak tsunaminin dalga boyutu1-2'Mt arası olabilir,

Özellikle Zonguldak Kastamonu ilimizin Karadeniz kıyısı-Sinop ilimizde tsunami hadise ile karşılaşma ihtimalimiz var.
GB-KD çıkışlı güney kıyı fay zonunun olası 6,5-7,2 büyüklüğünde bir deprem sonrasında oluşturabileceği tsunaminin dalga boyutu 1-3'Mt arası olabilir ve bu dalgalar 1 saat 30 dakika içerisinde Rize-Trabzon- 1 saat ilâ 1 saat 15 dakika içerisinde ordu Giresun ve samsun ilimizin sahil kısımlarına 1-2'Mt arası tsunami dalgaları ulaşabilir.

YER BİLİMCİ DEPREM ARAŞTIRMA UZMANI
                  BATURHAN ÖĞÜT

5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu'na %100 uygun olarak yayınlanmaktadır. Ajanslardan alınan haberlerin yeniden yayımı ve herhangi bir ortamda basılması, ilgili ajansların bu yöndeki politikasına bağlı olarak önceden yazılı izin gerektirir.


0 Yorum

Henüz Yorum Yapılmamıştır.! İlk Yorum Yapan Siz Olun

Yorum Gönder

Lütfen tüm alanları doldurunuz!

ES DİYET

Yazarlarımız

E-Bülten Aboneliği